Eskiden yolda el ele gezen çiftleri görünce deli gibi kıskanırdım.
Oysaki hayatıma yansıyanlara baktığımda benim de gerçekten güzel bir ilişkim vardı; bol paylaşımlı, eğlenceli.
Nedenini bilmiyordum ama kıskanırdım işte.
Elime ne geçiyordu dersiniz?
Koca bir hiç!
Sorunun en temeline inecek olursak;
Hayatıma çok insan kattım ama hiçbiri bana bir şey katamadı. En büyük hatayı da burada yaptım.
Lise hayatım çöp gibi geçti, kendi kendime yapabildiğim kadar yol aldım sayılır.
4 yıllık enkazdan geriye bana kalan birkaç gerçek dost.
Aslında insanların bana yük olduğunu düşünmüyorum. Aksine hayat yolumda yükümü hafifleten güzel birer yardımcılar. Ama gerçeğini bulana kadar.
Sevgili, dost, kanka, sırdaş veya ne diyorlarsa artık. Bence hepsi tek bir kalıpta toplanıyor küçük birer fark dışında.
Sevgilim en yakın arkadaşım olmalı evet ama bunu karşı tarafı sıkacak kadar olmamalı asla. Hamburger'le birkaç kez bu hataya düşüp gerçekten ciddi kavgalar etmiştik. O haklıydı ama göremedim.
Çünkü yalnızlığın kıymetini yeni öğreniyorum.
İnsanlar genelde tek başına dolaşan insanlara "asosyal" damgası yapıştırıyor -evet, bir zamanlar ben de o insanlardandım.-
Yalnızlık; zorunlu haller hariç bir tercihtir.
Kafa dinlemeyi, agresif olduğun zamanlarda kimseyi kırmamak adına kendini yavaşça soyutlamayı, kendime yemek yapmayı ve daha buna benzeyen birçok şeyi 19. yaşımda öğreniyorum. Belki de yaptığım her şeyden öncekinden de fazla zevk alıyorum.
Bir de galiba ben büyüyorum! :)
Olgunlaşıyorum ve büyüyorum; karpuz misali. Zaten bu yıl boyunca aldığım 6 kiloyla Diyarbakır karpuzu olma yolunda emin adımlarımla ilerliyorum!
Durun durun sözümü kesmiyorum! :)
Olaylara eskisinden daha farklı bakıyorum, etrafa sezdirmek istemiyorum bunu. Çünkü o zaman bana oyuncak ve Kinder almazlar! (laf aramızda)
Ama hala daha hayvanlarla konuşuyorum, en ufak bir şeye üzülüp kırılabiliyorum, bazen çok güzel ve gereksizce trip atıp küsebiliyorum, Kinder almaya bayılıyorum, oyuncağımla yatıyorum.
Ben buyum!
Ben Piggy'yim.
36 yaşıma geldiğimde evimde oyuncak koleksiyonu yapacağım, 50 yaşına geldiğimde hayvan barınağımı kurup doya doya kedilerle konuşacağım, 40 yaşıma kadar o kadar çok Kinder yiyeceğim ki sonunda firma bana sponsor olacak. Paketler de benim nadide suratımı göreceksiniz! (yazar burda piç gülüşü atıyor!)
En başta yazdığım kıskançlık olayına gelirsek de...
Önyargılı olmak, fazla (!) gıybet, doyumsuzluk, eleştri vs vs fazla kötü huyum vardı. Ta ki 2017 ocak ayına kadar.
Yılbaşına ailemden bir kişi eksik girdim ve ona verdiğim sözleri tutmak için yemin ettim. Bu yüzden aslında uzun zamandır farkında olduğum kişisel özelliklerimi değiştirerek işe başlamak istedim. Kolay olmadı, zor da olmadı. Ama şuan hayata yeniden başlamış gibiyim :)
Sadece doyumsuzluk kısmını kendime yanlış empoze ettiğimi fark ettim. Doyumsuz değilim, maddi özgürlüğüm olduğu sürece bunu kullanmakta asla tereddüt etmiyorum. Markaları seviyorum, elimden geldiğince giyinip süsleniyorum. Ve aslında evet, asla sonu gelmeyen bir alışveriş listem var! Ama Allah'ım lütfen en kısa zamanda bir Instax! :)
Kısaca ben Piggy;
Olduğum yere geri döndüm. Kendim olmak için kaybettiğim ne varsa bir kez daha hoşçakalın!
Yorumlar
Yorum Gönder